Su içmeye doyamıyorsanız…
Fazla su içme isteği yaşıyorsanız, sebebi fizyolojik veya psikolojik olabilir.
Susama mekanizması, vücudun sıvı dengesini korumak için devreye girer. Yeterli miktarda su tüketmeye rağmen aşırı su içme isteğini tanımlayan tıbbi ifade olan polidipsi durumunda. Bu mekanizma gereğinden fazla aktif hale gelir.
Polidipside yaşanan susama hissi basit bir susama hissinden farklıdır. Sürekli devam eder ve sık sık idrara çıkma ile birlikte görülür. Normalde su içmek susama hissini giderirken polidipside su içildiğinde bile susuzluk hissi devam eder.
Polidipsinin altında yatan çeşitli nedenler olabilir. Aşırı su içme isteğinin en yaygın sebeplerden birisi diyabettir. Diyabetli kişiler, vücutlarındaki fazla glukozu idrarla atmaya çalışırken aynı zamanda su kaybeder. Bu durumun bir sonucu olarak aşırı su içme isteği ve aşırı su tüketimi yaşanabilir. Diyabet hastalarının doktor kontrollerini ihmal etmemeleri ve kan şekeri seviyelerini kontrol altında tutmaları önemlidir. İlaçların su kaybı üzerinde bir etkisi varsa alternatif bir tedavi planlanabilir.
Dengeli beslenmek önemli
Su tüketiminin ideal miktarda olması için dengeli beslenmeye özen gösterilmelidir. Tuz tüketiminin kontrol altında tutulması gerekir. Fazla tuz tüketimi, vücuttaki sodyum seviyelerini artırarak suyun vücutta fazla tutulmasına ve bununla birlikte aşırı susamaya neden olabilir.
Hormonal değişiklilerin yaşandığı gebelik, menapoz, menstrüasyon dönemlerinde aşırı su içme isteği görülmesi normaldir. Bu durumun farkında olmak ve böyle dönemlerde su tüketimini kontrollü olarak arıtmak önerilir.
Egzersiz yapmak, terleme yoluyla sıvı kaybına neden olduğundan, egzersiz yapanlar fazla su tüketmeye ihtiyaç duyulabilir.
Vücuttaki sodyum oranının düşüklüğü de aşırı su içme isteğine yol açan bir diğer sebeptir.
Psikolojik polidipsi; anksiyete, obsesif kompulsif bozukluğu gibi psikolojik sorunlarda, psikoterapi veya ilaç tedavisi gerektiren durumlarda ortaya çıkabilir.
Ağız kuruluğu, yorgunluk, baş dönmesi, sık idrara çıkma, kilo verme gibi polidipsi belirtileri görülüyorsa altta yatan sebepler ortaya çıkarılmalıdır. Doğru teşhis ve tedavi sayesinde hastalığın yönetimine ve yaşam tarzında değişikliklere odaklanılır.
